← Blog'a Dön
21. Yüzyılın Sessiz Öldürücüleri Çağımızın Kamu Sağlığı Çıkmazlarına Direniş

21. Yüzyılın Sessiz Öldürücüleri Çağımızın Kamu Sağlığı Çıkmazlarına Direniş

  1. yüzyıl, tıp alanındaki büyük ilerlemelerle karakterize edildi. previously ölümcül hastalıklara karşı aşılar geliştirildi, cerrahi teknikleri geliştirildi ve insan vücudunun anlaşılması eksponansiyel olarak arttı. Ancak, bu ilerlemelere rağmen, kamu sağlığı çıkmazları topluluklarımızı hala etkiliyor, genellikle radarın altında kalmaya devam ediyor. Bu “sessiz öldürücüleri” dünya çapında bireylerin ve toplulukların sağlığını ve refahını ciddi bir tehdit oluşturuyor ve onları doğrudan karşılamamız gerekiyor.

Çağımızın en acil kamu sağlığı çıkmazlarından biri antimikrobiyal direncidir (AMR). Antibiyotiklerin aşırı ve yanlış kullanımı, “süper mikroplar”ın ortaya çıkmasına neden oldu, bunlar en güçlü antibiyotiklere bile dirençli. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) göre, AMR yılda dünya çapında 700.000 ölümünden sorumlu, 2050 yılına kadar bu sayı 10 milyona çıkacak eğer kontrol edilmezse. İnaksiyonun sonuçları korkunç, modern tıbın karanlık çağına geri dönmesine neden olabilir.

AMR araştırmalarının son gelişmeleri, krizin şiddetini ortaya çıkardı. 2020 yılında The Lancet dergisinde yayınlanan bir çalışmaya göre, AMR beş yaşından küçük çocuklarda neredeyse 1 ölümünden sorumlu, bunlar çoğunlukla düşük ve orta gelirli ülkelerde meydana geliyor. Çalışma, krizin büyümesine karşı acil eylem çağrısında bulundu, yeni antibiyotiklerin geliştirilmesi ve antibiyotik yönetim programlarının uygulanması dahil.

Diğer sessiz öldürücü, kamu sağlığını tehdit eden çevresel bozulmadır. İklim değişikliği, kirlilik ve ormansızlaşma sonuçları uzaktan, kötü hava kalitesinden kaynaklanan solunum hastalıklarına kadar ve Zika ve dengue fever gibi vektör-bağlı hastalıkların yayılmasına kadar uzanıyor. 2018 yılında DSÖ tarafından yayınlanan bir rapor, çevresel bozulmanın yılda dünya çapında 12.6 milyon ölümünden sorumlu olduğunu buldu, bunlar çoğunlukla düşük ve orta gelirli ülkelerde meydana geliyor.

Çevresel bozulmaya karşı son bilimsel bulgular, kamu sağlığını korumak için çevresel bozulmanın ele alınması gerektiğini vurguladı. 2020 yılında Nature dergisinde yayınlanan bir çalışmaya göre, kötü hava kalitesine maruz kalmanın yılda dünya çapında 8.8 milyon ölümünden sorumlu olduğunu buldu, bunlar çoğunlukla Asya’da meydana geliyor. Çalışma, hükümetlerin ve politikacıların hemen eylem alması gerektiğini vurguluyor, emisyonları azaltmak ve hava kalitesini iyileştirmek için.

Mental sağlık, son yıllarda daha fazla dikkat çekmiş olan kritik kamu sağlığı çıkmazlarından biridir. Mental hastalık çevresindeki damga yavaş yavaş kayboluyor ve mental sağlığın önemi giderek daha fazla tanınmaya başladı. Ancak, bu ilerlemelere rağmen, mental sağlık hizmetleri vẫn ciddi bir şekilde eksik finanse ediliyor ve birçok birey hâlâ sessizce acı çekiyor.

Mental sağlık araştırmalarının son gelişmeleri, krizin şiddetini ortaya çıkardı. 2020 yılında DSÖ tarafından yayınlanan bir rapor, dünya çapında her yıl dört kişiden birinin mental sağlık bozukluğunu deneyimleyeceğini buldu, bunlar çoğunlukla depresyon ve anksiyete bozuklukları. Rapor, mental sağlık hizmetleri için daha fazla fon ayırılması gerektiğini vurguluyor, ayrıca sosyal belirleyicilerin, yoksulluk ve konut güvencesizliğinin, mental sağlığın belirleyicileri olarak ele alınması gerektiğini vurguluyor.

Bu sessiz öldürücüleri ortadan kaldırmak için ne yapılabilir? İlk olarak, hükümetlerin ve politikacıların bu kamu sağlığı çıkmazlarının kök nedenlerini ele almak için hemen eylem alması gerekir. Bu, antibiyotik kullanımında daha sıkı düzenlemeleri uygulamak, yenilenebilir enerji kaynaklarına yatırım yapmak ve mental sağlık hizmetleri için daha fazla fon ayırmak anlamına geliyor. İkinci olarak, bireylerin kendi sağlığı ve refahı için kişisel sorumluluk almaları gerekir, yaşam tarzları ve çevreleri hakkında bilinçli seçimler yapmaları gerekir.

Son olarak, bu sessiz öldürücüleri ve bunların öneminin farkına varılması için birlikte çalışmamız gerekir. Bu, kamu farkındalık kampanyaları düzenlemek, savunma örgütlerini desteklemek ve seçilmiş yetkililerden eylem talep etmek anlamına geliyor. Birlikte çalışarak, bireylerin ve toplulukların sağlıklı, güvenli ve daha adil bir dünya oluşturmak için çalışıyoruz.